T.C.
BAŞBAKANLIK
Gümrük Müsteşarlığı Hukuk Müşavirliği
Sayı: B.02.1.GÜM.0.61.00.00-710/782-19
Konu: 5607 sayılı Kanunun Uygulanması
25.09.2007/02063
BURSA GÜMRÜK VE MUHAFAZA BAŞMÜDÜRLÜĞÜNE
İlgi: 24.09.2007 tarih ve 083/R-20007 sayılı yazınız
İlgi’de kayıtlı yazınızda, 5607 sayılı Kanun çerçevesinde müdahale müzekkerelerinin hangi aşamada düzenleneceği hususunda tereddüt oluştuğu belirtilerek görüşümüz istenilmektedir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu‘nun yürürlüğe girmesi ile ceza ve ceza usulüne ilişkin hükümler içeren tüm uygulamalar değiştirilmiştir. Bu değişiklikler nedeniyle kaçakçılık olaylarının tespiti halinde gümrük idareleri tarafından düzenlenen müdahale müzekkerelerinin fiilen uygulama alanı kalmadığından müdahale müzekkeresinin düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.
Aynı konu hakkında Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 03.07.2007 tarih ve 19506 sayılı yazısı ile de Müşavirliğimizden görüş istenilmiştir. Bu yazıya cevaben yazdığımız Gümrükler Genel Müdürlüğü’ne muhatap 13.07.2007 tarih ve 1461 sayılı yazımızda da belirttiğimiz üzere;
5607 sayılı Kanun’un 18 inci maddesine göre;
“MADDE 18 – (!) Bu Kanundu tanımlanan suçlar dolayısıyla açılan davalarda mahkeme, iddianamenin bir örneğini ilgili gümrük idaresine de gönderir. Başvurusu üzerine, ilgili gümrük idaresi açılan davaya katılan olarak kabul edilir.”
Maliye Bakanlığı’nın 27/09/2006 tarih ve 2006/141 sayılı Onay’ı ile; Devlet davalarının daha verimli ve etkin bir biçimde takibini sağlamak, uygulamada birlik ve beraberliği gerçekleştirmek amacıyla, ilçelerdeki davaların takip ve savunmasının, il defterdarlığı bünyesindeki Muhakemat Müdürlüğü tarafından görevlendirilen il hazine avukatları tarafından yapılmasında yarar bulunduğu, bu şekilde yurt düzeyindeki tüm davaların hazine avukatları tarafından takibinin mümkün olacağı, bunun da eksik bilgiden kaynaklanan olumsuzlukları asgariye indirerek. Devlet hakkının daha sağlıklı bir şekilde korunmasını sağlayacağı gerekçesiyle atamaların esas olarak il merkezlerine yapılması, ancak, hizmetin gereği ve mazeret durumu gibi nedenlerle ilçelere de gerektiğinde nokta tayin yapılabilmesi kararlaştırılmıştır. Bu Onay ile, Muhakemat Müdürlüklerinde görevlendirilen il hazine avukatları görevlendirildikleri ilin tüm ilçelerindeki davaların takip ve savunmalarını yapacaklarından hazine avukatının görevlendirilmediği ilçe bulunmayacak ve 4353 sayılı Kanun kapsamındaki tüm hukuk ve ceza davaları ile icra takipleri haline avukatları tarafından yürütülecektir. Bu nedenle, katılım dilekçeleri hazine avukatları tarafından verileceğinden içeriğinin belirlenmesine ihtiyaç bulunmamaktadır.
5607 sayılı Kanun’un 18 inci maddesi uyarınca iddianamenin bir örneği gümrük idaresine gönderildikten sonra, ilgili gümrük idaresinin gerekli bilgi ve belgeleri de ekleyerek iddianame örneğini hazine avukatına göndermesi gerekmektedir, Hazine avukatının katılma dilekçesi vermesinden sonra gümrük idaresi davaya katılan olarak kabul edilecek ve dava hazine avukatlarınca yürütülecektir.
5607 sayılı Kanun‘un uygulaması ile ilgili olarak uygulamada ortaya çıkan tereddütler zaman zaman Gümrükler Genel Müdürlüğü tarafından Müşavirliğimize iletilmekte ve Müşavirlik görüşümüz Gümrükler Genel Müdürlüğüne bildirilmektedir. Bu nedenle 5607 sayılı Kanun’un uygulaması ile ortaya çıkan tereddütlerin öncelikle Gümrükler Genel Müdürlüğüne iletilmesi gerekmektedir.
Bilgilerini rica ederim.
A.Nevin KAN
I.Hukuk Müşaviri
Gümrükler Genel Müdürlüğü İçin Tıklayınız.
Mevzuatlara Dönmek İçin Tıklayınız.
Uzmanlarımız Tarafından Hazırlanan Bu Çalışmalarda Verilen Bilgilerden Dolayı Şirketimizin Yasal Sorumluluğu Bulunmamaktadır. Belirli Bir Konuya İlişkin Olarak İlgili Danışmana Başvurulması Tavsiye Edilmektedir.