T.C.
BAŞBAKANLIK
Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü
Sayı: B.02.1.GÜM.0.06.00.08.233.2578
Konu:
13.12.2007
GENELGE
2007/30
İLGİ: 01.02.2001 tarihi ve 2001/3 sayılı Genelge
Bilindiği üzere; 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununu yürürlükten kaldıran 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda 4926 sayılı Kanun’un 22.maddesine paralel bir düzenleme bulunmamakta, 16.maddesinin birinci fıkrasında; “Bu Kanunda tanımlanan suçların veya kabahatlerin konusunu oluşturması dolayısıyla müsadere veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımlarının uygulanabileceği eşya, sahibine iade edilemez.” Hükmü bulunmaktadır.
5607 sayılı Kanunun 10.maddesinin birinci fıkrasına göre 5607 sayılı Kanun’da tanımlanmış olan suçların işlenmesinde kullanılan taşıtlara Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 128.maddesinin 4.fıkrası hükmüne göre el konulacaktır. Buna göre; kara, deniz ve hava ulaşım araçları hakkında verilen el koyma kararı, bu araçların kayıtlı bulunduğu sicile şerh verilmek suretiyle icra olunur. Ancak; kaçak eşya naklinde kullanılan taşıt;
a) Kaçak eşyanın, suçun işlenmesini kolaylaştıracak veya fiilin ortaya çıkmasını engelleyecek şekilde özel olarak hazırlanmış gizli tertibat içerisinde saklanmış veya taşınmış olması veya,
b) Türkiye’de sicile kayıtlı olmaması ya da,
c) Soruşturma ve kovuşturma devam ederken, kaçakçılık suçunun işlenmesinde tekrar kullanılması halinde alıkonulacaktır.
Alıkonulan taşıtın sahibi, alıkoyma tarihinden itibaren otuz gün içinde taşıtın değeri kadar teminatı gümrük idaresine verdiği takdirde, taşıtın sahibine iade edilmesi,
5607 sayılı Kanun’un 13. maddesine göre ise 5607 sayılı Kanunda tanımlanan suçlarla ilgili olarak 5237 sayılı Kanun’un eşya ve kazanç müsaderesine ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
Eşya müsaderesi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’ nun 54.maddesinde düzenlenmiş olup bölüm başlığında da belirtildiği üzere bir güvenlik tedbiridir. Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin hükümler ise, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 1.maddesine göre, bu Kanun ile düzenlenmekte ve infazın Cumhuriyet Savcıları tarafından yürütüleceği hükme bağlanmaktadır.
5237 sayılı Kanun’un “Kazanç Müsaderesi” başlıklı 55.maddesinin fıkrasına göre ise, müsadere konusu eşyaya el konulamadığı veya bunlar merciine teslim edilmediği hallerde bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilecektir. Bu hüküm gereğince, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 10. maddesine göre kaçak eşya naklinde kullanılan taşıt teminatla sahibine iade edildikten sonra mahkemece müsaderesine hükmedildiği hallerde, taşıt bulunamaz veya teslim edilmezse teminatın Hazineye irat kaydedilmesine karar verilmesi gerekmektedir.
Yukarıda yer alan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda 4926 sayılı Kanun’un 22. maddesine paralel bir düzenleme bulunmadığından ve anılan Kanunun 10. maddesi uyarınca verilen teminat ise müsadere hükümlerine ve dolayısıyla ceza ve güvenlik tedbirinin infazına ilişkin hükümlere tabi olduğundan infaz hükümleri mahkeme ve Cumhuriyet Savcılıklarınca yürütülecektir.
Bu nedenle ilgide Kayıtlı Genelge yürürlükten kaldırılmıştır.
Bilgi ve gereğini rica ederim.
Müsteşar a.
M.Emin Zararsız
DAĞITIM:
Tüm Merkez ve Taşra Teşkilatına
Ticaret Bakanlığı için Tıklayınız.
Uzmanlarımız Tarafından Hazırlanan Bu Çalışmalarda Verilen Bilgilerden Dolayı Şirketimizin Yasal Sorumluluğu Bulunmamaktadır. Belirli Bir Konuya İlişkin Olarak İlgili Danışmana Başvurulması Tavsiye Edilmektedir.