Search
Close this search box.

Form-A Belgelerinin Sahte Olduğu – Gümrük Vergisi Cezası

Kaydet
Lütfen kayıt yapmak için giriş yapınız. Kapat

T.C.
DANIŞTAY
YEDİNCİ DAİRE

Esas No: 2021/3465
Karar No : 2021/5004

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Bakanlığı adına

… Gümrük Müdürlüğü

VEKİLİ: Av….

KARŞI TARAF (DAVACI) :… İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi

VEKİLİ: Av….

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesinin… tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava Konusu İstem: Davacı şirket adına 2010 ilâ 2012 yıllarında tescilli muhtelif tarih ve sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamelerine ekli Form-A belgelerinin Sahte Olduğundan bahisle 2018 yılında ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük vergisi ile bu vergi üzerinden 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 234. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca hesaplanarak karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 4458 sayılı Gümrük Kanunu‘nda, ithalatta gümrük yükümlülüğünün ithalat vergilerine tabi eşyanın serbest dolaşıma girmesiyle doğacağı, yapılan denetlemeler sonucunda hiç alınmadığı veya noksan alındığı belirlenen gümrük vergilerine ilişkin tebligatın, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl içinde yapılacağı, gümrük vergileri alacaklarının, ceza uygulamasını gerektiren bir fiile ilişkin olması ve zamanaşımı daha uzun bulunan bu fiil nedeniyle ceza davası açılmış olmak kaydıyla, bu alacakların Türk Ceza Kanunu’ndaki dava ve ceza zamanaşımı süreleri içinde kovuşturulup tahsil edileceğinin hükme bağlandığı, olayda, ithalatla ilgili olarak açılmış olan ceza davasında… Ağır Ceza Mahkemesinin… tarih ve E:…, K:… say ıh kararıyla, suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçesiyle davacı şirket yetkilisinin beraatine karar verildiğinden 4458 sayılı Kanun’un 197. maddesinin 4. fıkrasının uygulanma koşullarının oluşmadığı, bu durumda, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıllık zamanaşımı süresi içerisinde yükümlüsüne tebliğ edilmeyen vergi ve cezaların zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası  istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı firmaya ait Form-A belgelerinin sahte olduğunun anlaşılması üzerine … Ağır Ceza Mahkemesi’nde ceza davası açıldığından olayda, Türk Ceza Kanunu’ndaki zamanaşımı sürelerinin uygulanması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ :01ayda, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra vergilerin tahakkuk ettirilerek tebliğ edildiği, gümrük yükümlülüğünü doğuran olay nedeniyle, gümrük kaçakçılığı ve sahtecilik suçlarından dolayı davacı şirket yetkilileri hakkında Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesinin… sayılı dosyasında açılan davada verilen beraat kararının … Bölge Adliye Mahkemesi… Ceza Dairesinde istinaf aşamasında olduğu, yani henüz kesinleşmediği tespit edilmiştir. Bu bakımdan; ceza davasında verilerek kesinleşen hüküm, Türk Ceza Kanunu’ndaki dava ve ceza zamanaşımı sürelerinin uygulanıp uygulanmaması sonucunu doğuracağından, işbu dava hakkında karar verilebilmesi için, söz konusu ceza davasında verilen kararın kesinleşmesinin sonucunun beklenilmesi gerekirken, Ağır Ceza Mahkemesince verilen henüz kesinleşmemiş beraat kararma dayanılarak verilen kararda isabet görülmediği gerekçesiyle temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Davacı şirket adına 2010 ilâ 2012 yıllarında tescilli muhtelif tarih ve sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamelerine ekli Form-A belgelerinin sahte olduğundan bahisle 2018 yılında ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük vergisi ile bu vergi üzerinden 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 234. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi  hesaplanarak karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 181. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, ithalatta gümrük yükümlülüğünün ithalat vergisine tabi eşyanın serbest dolaşıma girmesiyle beyannamenin tescil tarihinde başlayacağı; 197. maddesinin 2. fıkrasında, yapılan denetimler sonucunda İliç alınmadığı veya noksan alındığı belirlenen veya 1. fıkrada belirtilen şekilde tebliğ edilmeyen gümrük vergilerine ilişkin tebligatın, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl içinde yapılacağı, şu kadar ki, gümrük yükümlülüğünün doğduğu olayla ilgili olarak dava açılmasının zamanaşımını durduracağı; 4. Fıkrasınında da, gümrük vergileri alacaklarının, ceza uygulamasını gerektiren bir fiile ilişkin olması ve zamanaşımı daha uzun bulunan bir fiil nedeniyle ceza davası açılmış olması kaydıyla, bu alacakların Türk Ceza Kanunu’ndaki dava ve ceza zaman aşımı süreleri içinde kovuşturulup tahsil edileceği; 231. maddesinin 1. fıkrasında idari yaptırıma konu fiilin, ceza uygulamasını gerektiren bir fiile ilişkin olması ve zamanaşımı daha uzun bulunan bu fiil nedeniyle ceza davası açılmış olması kaydıyla, idari yaptırım kararlarının Türk Ceza Kanunu’ndaki dava ve ceza zaman aşımı süreleri içerisinde uygulanacağı, 2. fıkrasında gümrük vergileri alacağına bağlı idari para cezalarında zamanaşımının, bu idari para cezalarına ilişkin gümrük vergilerinin zamanaşımına tabi olacağı hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Yukarıda değinilen hükümlere göre; yapılan denetimler sonucunda hiç alınmadığı ya da noksan alındığı tespit edilen vergilere ilişkin tebligatın gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl içerisinde yapılması gerekiyorsa da; gümrük yükümlülüğünü doğuran olayla ilgili olarak, sözü edilen süre içerisinde dava açılması halinde, zamanaşımının durduğu sürece veya davanın sonuçlanmasından sonra kalan süre içerisinde tahakkuk işlemi yapılarak mükellefine tebliğ edilebileceği gibi, gümrük vergileri alacaklarının ceza uygulanmasını gerektiren bir fiile ilişkin olması durumunda, tahakkukun ceza uygulamasını gerektiren fiilin tabi olduğu zamanaşımı süresi içerisinde yapılması da olanaklı olmakla birlikte, bir fiilin ceza gerektirip gerektirmediği, bir başka ifadeyle suç teşkil edip etmediği, açılacak ceza davasında verilecek kararla ortaya konulabileceğinden, 197. maddenin 4. fıkrası hükmünün uygulanabilmesi bakımından ceza davasında verilen kararın kesinleşmesinin beklenilmesi gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle, vergilerin tebliği için öngörülen üç yıllık sürenin geçirilmesinden sonra da olsa, davacının fiili nedeniyle açılmış bir ceza davasında verilerek kesinleşen mahkumiyet hükmü, gümrük vergileri alacakları hakkında, suçun tabi olduğu zamanaşımı süresinin uygulanmasını mümkün kılacaktır.

Olayda, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarih ten itibaren üç yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra vergilerin tahakkuk ettirilerek tebliğ edildiği, gümrük yükümlülüğünü doğuran olay nedeniyle, gümrük kaçakçılığı ve sahtecilik suçlarından dolayı davacı şirket yetkilileri hakkında … Ağır Ceza Mahkemesinin… sayılı dosyasında açılan davada verilen beraat kararının… Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesinde istinaf aşamasında olduğu, yani henüz kesinleşmediği tespit edilmiştir.

Bu bakımdan; ceza davasında verilerek kesinleşen hüküm, Türk Ceza Kanunu’ndaki dava ve ceza zamanaşımı sürelerinin uygulanıp uygulanmaması sonucunu doğuracağından, işbu dava hakkında karar verilebilmesi için, söz konusu ceza davasında verilen kararın kesinleşmesinin beklenilmesi gerekirken, henüz kesinleşmemiş beraat kararına dayanılarak verilen temyize konu kararda isabet görülmemiştir.

KARARSONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

  1. .Temyiz isteminin kabulüne,
  2. … Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
  3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
  4. 492sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 18/11/2021 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

Resmi Yazının Orjinal Nüshası İçin Link’e Tıklyınız.

Adalet Bakanlığı İçin Link’e Tıklayınız.

Uzmanlarımız Tarafından Hazırlanan Bu Çalışmalarda Verilen Bilgilerden Dolayı Şirketimizin Yasal Sorumluluğu Bulunmamaktadır. Belirli Bir Konuya İlişkin Olarak İlgili Danışmana Başvurulması Tavsiye Edilmektedir.

Scroll to Top